9 Nisan 2010 Cuma

YOĞURT TATLISI










bu tatlıyı geçen yaz oldukça sık yapardım.
yaz için ideal bir tatlı bence çok hafif ve lezzetli..


YİNE HÜNERLİ BAYAN MÜGE HANIMDA GÖRÜP YAPTIĞIM BİR TATLI

MALZEMELER
1.5 SU BARDAPI YOĞURT
1 SU BARDAĞI ŞEKER
1.5 SU BARDAĞI İRMİK
YARIM SU BARDAĞI UN
1 PAKET KABARTMA TOZU
1 PAKET VANİLYA
PORTAKAL KABUĞU RENDESİ


ŞERBETİ İÇİN
2.5 SU BARDAĞU ŞEKER
2.5 SU BARDAĞI SU
Bİ KAÇ DAMLA LİMON SUYU


HAZIRLANIŞI
ŞEKER YOĞURTLA KARIŞTIRILIP ERİTİLİR.UN İRMİK KABARTMA TOZU VANİLYA VE PORTAKAL KABUĞU RENDESİ YOĞURDUN İÇİNE KARIŞTIRILIR.KÜÇÜK BİR TEPSİ YAĞLANIR KARIŞIM İÇİNE DÖKÜLÜR.FISTIK FINDIK CEVİZ VS ÜZERİNE BATIRILIR.180 DERECEDE KIZARANA KADAR PİŞİRİLİR.KALIN Bİ TATLI OLMUYOR.AMA ÇOK LEZZETLİ...DİNLENİNCE DAHA DA LEZZETLİ OLUYOR.TATLI FIRINA VERİLDİĞİNDE ŞERBETTE KAYNAMAYA BIRAKILIR.FIRINDAN ÇIKAN SICAK TATLININ ÜZERİNE SICAK ŞERBET DÖKÜLÜR....AFİYET OLSUN....



Y o l l a r ı n a
g ü l l e r d ö k s e k
g e l i r m i s i n E f e n d i m . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .

Gel ey, konuşurken dudaklarına tebessümler karışan!..

Gel ey, yüzüne üzgünlerin üzüntüsünü... dağıtmak yaraşan!..

Gel ey, ateş-i aşkına yanmak için âşıkları birbiriyle yarışan!..

Gel ey!..

Ayrılığında çoğalan a...levleriyle arınalım aşkının; yanalım yandıkça ve yandıkça yanalım.
Aşk yüzünden elbisesi yırtılan da, Hak uğruna gözlerini kurutan da seni arzulamakta şimdi.
Bizi kendine madem yine sensin bağlayan ve ayrılığının derdine yine sensin ayrılıkla derman olan, o hâlde gülümse bize Efendim, bize gülümse.
Allah onları sever; onlar da Allahı sever sırrına ermekte rehberimiz ol, tut günahkâr ellerimizden; günahkâr ellerimizden tut.

Sen ey!..

Gelsen hayallerimize bir kez… Ve üzerine sepet sepet güller döksek biz.
Gelsen düşüncelerimize bir an Ve baharları sersek ayağına çiçek çiçek, mevsim mevsim, ıtır ıtır Dolunaylar yerine doğsan dünyamıza bir vakitVe zatını gündüz değilse, hayalini gece göstersen bizlere.
Girsen ansızın düşlerimize, şevkat parmaklarınla okşasan başımızı ışık ışık Ve ışığına düşsek pervaneler gibi; pervaneler gibi ışığına düşsek.

Gel Efendim!..

Bir kez doğ içimize de isterse kaybolsun dolunaylar güneşler
Gir gözümüze de bir nefes, isterse silinsin tutyalar, sürmelerİlham olup ak gönlümüze bir anda, isterse yitirilsin uçtan uca naatlar ve gazeller, beyitler ve dizeler uçtan uca yitirilsin isterse

Gel Efendim, dostluğuna muhtacız; umutsuz ve çaresiz bırakma çaresizlerini. Gel yeter ki, hakkımızda verilecek her hükme razı olalım.

Gel ey, bitir bitmeyen hasretini içimizde!..

Gel ey, onsuz mutluluk bulamadığımız!..

Gel ey, kendisine lâyık olamadığımız!..

Gel benim Efendim, bir kez olsun dokun yüreğime, yüreğime dokun bir kez olsun

Yüreğim kanıyor efendim, kanıyor yüreğim!..

Çığlık çığlığa beşeriyet, çiğnenmiş reyhanlar misali hep seni arıyor. Uyandır, zindanlara koyduğumuz Yusufî sevdalarımızı efendim! Uyandır, bahtını üftadelerinin!..

Gel ey, konuşurken dudaklarına tebessümler karışan!..
Gel ey, yüzüne üzgünlerin üzüntüsünü dağıtmak yaraşan!..
Gel ey, ateş-i aşkına yanmak için âşıkları birbiriyle yarışan!..
Gel ey!.. Ayrılığında çoğalan alevleriyle arınalım aşkının; yanalım yandıkça ve yandıkça yanalım. Aşk yüzünden elbisesi yırtılan da,
Hak uğruna gözlerini kurutan da seni arzulamakta şimdi. Bizi kendine madem yine sensin bağlayan ve ayrılığının derdine yine sensin ayrılıkla derman olan, o hâlde gülümse bize Efendim, bize gülümse.
Allah onları sever; onlar da Allahı sever sırrına ermekte rehberimiz ol, tut günahkâr ellerimizden; günahkâr ellerimizden tut.
Sen ey!..
Gelsen hayallerimize bir kez…
Ve üzerine sepet sepet güller döksek biz.
Gelsen düşüncelerimize bir an Ve baharları sersek ayağına çiçek çiçek, mevsim mevsim, ıtır ıtır
Dolunaylar yerine doğsan dünyamıza bir vakitVe zatını gündüz değilse, hayalini gece göstersen bizlere.
Girsen ansızın düşlerimize, şevkat parmaklarınla okşasan başımızı ışık ışık Ve ışığına düşsek pervaneler gibi; pervaneler gibi ışığına düşsek.
Gel Efendim!.
.
Bir kez doğ içimize de isterse kaybolsun dolunaylar güneşler
Gir gözümüze de bir nefes, isterse silinsin tutyalar, sürmeler
İlham olup ak gönlümüze bir anda, isterse yitirilsin uçtan uca naatlar ve gazeller,
beyitler ve dizeler uçtan uca yitirilsin isterse
Gel Efendim,
dostluğuna muhtacız; umutsuz ve çaresiz bırakma çaresizlerini.
Gel yeter ki,
hakkımızda verilecek her hükme razı olalım.
Gel ey, bitir bitmeyen hasretini içimizde!..
Gel ey, onsuz mutluluk bulamadığımız!..
Gel ey, kendisine lâyık olamadığımız!..
Gel benim Efendim,
bir kez olsun dokun yüreğime,
yüreğime dokun bir kez olsun Yüreğim kanıyor efendim, kanıyor yüreğim!..

Çığlık çığlığa beşeriyet,
çiğnenmiş reyhanlar misali hep seni arıyor.
Uyandır, zindanlara koyduğumuz Yusufî sevdalarımızı

Efendim!
Uyandır,
bahtını üftadelerinin!.

GARİP GELDİK DÜNYAYA




GELİBOLU17 ve Humeyra arkadaşlarımın başlattığı ve GELİBOLU17 arkadaşımızı ev sahipliğini yaptığı “İSLAM’IN IŞIĞINDA” isimli etkinliklerine bende paylaşmak istedim.Rabbim kabul etsin çok hayırlı bir etkinlik....

 

 

 

Dur bir dakika! Her halini bilen var! Gönlüne, gözüne,sözüne inşirah veren bir Dost var! Bunalma! Daralma! O’na dayan! Huzurlan!

"Senden başka ilâh yoktur. Seni tesbih ederim. Şüphesiz ki, ben zâlimlerden oldum."
"Allah ki, Ondan başka ilâh yoktur; dâima diri, (yarattıklarını) koruyup yöneten ve hayatlarını devam ettirendir. Ona ne uyuklama arız olur ne de uyku. Göklerde ne varsa, yerde ne varsa hepsi Onundur. İzni olmadan kim Onun katında şefaatte bulunabilir? Önlerinde ne varsa, arkalannda ne varsa, hepsini bilmektedir. Onun ilminden, kendisinin dilediği miktarın dışında birşey kavrayamazlar. Onun kürsüsü gökleri ve yeri kaplamıştır. (Gökleri ve yeri) koruyup gözetmek Ona ağır gelmez. O yücedir, azamet sahibidir."
"De ki: "Allahım, (ey) Mülkün Sahibi, dilediğine mülkü verirsin, dilediğinden mülkü çeker alırsın; dilediğini aziz, dilediğini de zelil edersin. Hayır Senin elindedir. Şüphesiz ki Sen, her şeye kadirsin."
"O, öyle Allah'tır ki Ondan başka ilâh yoktur. Görülmeyeni ve görüleni bilendir. 0, Rahman, Rahîmdir. * O, öyle Allah'tır ki Ondan başka ilâh yoktur. Melik (her şeyin hükümdarı), Kuddûs (her şeyi tertemiz yapan, her türlü kiri gideren ve kendisi her türlü lekeden münezzeh), Selâm (esenlik veren), Mü'min (emniyete erdiren), Müheymin (her şeyi gözetip koruyan), Azîz (üstün, galip), Cebbar (kullarını iradesi istikametine yönelten), Mütekebbir (yegâne büyüklük ve azamet sahibi) dir. Allah, kendisine şirk koşup durduklarından ve şirk koşmalarından münezzehtir. * O (her şeyi) yaratan, mahlûkuna belli mertebelerden ve süzgeçlerden geçirerek varlık, ahenk ve en güzel şekli verendir. Onundur en güzel isimler. Göklerde ve yerde ne varsa, Onu tesbih eder. O, Aziz'dir, Hakîm'dir."
"Elif, Lâm, Mîm. Allah ki, Ondan başka ilâh yoktur. O Hayy ve Kayyûm'dur."
"İlâhınız bir tek ilâhtır. Ondan başka ilâh yoktur. O, Rahmân'dır, Rahîm'dir."
Allah ki, Ondan başka ilâh yoktur. Birdir, Sameddir, doğurmamıştır ve doğurulmamıştır. Hiçbir şey Onun dengi olmamıştır.
Yâ Allah, yâ Hû, yâ Rahman, yâ Rahîm, yâ Hayy, yâ Kayyûm, yâ Ze'l Celâli ve'l İkram.
Allahım, şüphesiz, Senin Allah olduğuna, Senden başka ilâh olmadığına, bir ve Samed olduğuna, doğurmadığına, doğurulmadığına, denginin olmadığına şehâdet ederim.
Allahım, muhakkak ki hamd Sana mahsustur. Mennân (bol bol veren), semâvât ve arzı eşsiz, örneksiz yaratan (Allahım), Senden başka ilâh yoktur. Sen Celâl ve İkram sahibisin. Yâ Hayy, ya Kayyûm.
Allahım, hamd Sana mahsustur. Senden başka ilâh yoktur. Sen birsin, ortağın yoktur. Sen Mennân (bol bol veren), semâvât ve arzı eşsiz-ör-neksiz yaratan, Celâl ve ikram sahibisin).
Yâ Hannân, Yâ Mennân, ey semâvât ve arzı eşsiz örneksiz yaratan, ey celâl ve ikram sahibi (Allahım), Senden Cennet'i istiyor ve Cehennem'den Sana sığınıyorum.
Allahım, bütün işlerimizde akıbetimizi güzel yap, dünyada rezil-rüsvay olmaktan ve ahiret azabından bizi koru

B U N L A R D A İ L G İ N İ Z İ Ç E K E B İ L İ R!!!!!!!!

Related Posts with Thumbnails